Istanbul->New York->Istanbul
Oyun Okulu’nun doğum süreci Ege Maltepe’nin yazısında.
New York’un Yukarı Batı bölgesinde 86’ıncı sokaktaki evimize ilk taşındığımızda, 3D kapı numaramızı gören bir arkadaşımız “Üç kere üç dokuzdur. Dokuzun gücüne inanın!” demişti. Bizi güldüren bu yorum, o zamandan beri kendi aramızdaki bir şakadır. Fakat bu defa da ben 10’un gücüne inanın diye yazıya başlayabilirim.
Yazının devamı için tıklayın.
Yaratıcı Sorumluluk, Özgürleşme ve Spolin Tekniği
Evren Erbatur’un atölye eğitim izlenim yazısı Tiyatro Dergisi, 2016
… Burada o -sanat çalışmaları olsun kişisel gelişim çalışmaları olsun – hep aradığımız zihin, beden ve duygu bütünlüğüne giden bir yol görüyorum. “Yazar üç boyutlu bir dünya yaratıyor.” demişti bir çalışmada Ege Maltepe, ve bu dünya kafanın içinde değil. Oyuncu olarak, bu dünyayı dışarda canlandırman gerekli, seyircide de canlanması için. Ve bu dünya duyusal bir dünya. Karakter söylediklerinden ibaret değil. Seyredene anlatmak için değil, kendin deneyimlemek üzere oynuyorsun. V. Spolin bunu “show us, don’t tell” olarak ifade etmiş… Seyirciye oynamadığında oynadığın şeyin, ona açılıyor olması çok hoş bir karşıtlık değil mi?…
Yazının devamı için tıklayın.
Spolin Doğaçlaması’nın Temel İlkeleri ile Liderlik ve İletişim
Ege Maltepe, 2016
Doğaçlamanın Amerikalı annesi sayılan Viola Spolin’in tekniği bize şu anda olmak, spontanlık, ekip çalışması, yaratıcılık, sezgisel farkındalık gibi konuları, üzerinde pratik yapılabilir hale getirerek onları deneyimlememizi, hatta günlük ve dolayısıyla iş hayatımıza da katmayı amaçlar.
Yazının devamı için tıklayın.
Tiyatro ve Hayat için Doğaçlama Kılavuzu; Spolin Tekniği
Ege Maltepe, 2009
Hocası Neva Boyd ile çocuklar ve amatörlerle Yaratıcı Drama çalışmaları yapan Spolin, daha sonra oğlu Paul Sills’in kurduğu “The Compass” isimli grupta oyuncularla beraber çalışmalarını sürdürdü. Spolin’in temel hedefi oyuncunun kendini, kendi malzemesini keşfetmesini sağlamak ve böylelikle oyuncunun onu sınırlayan unsurlardan uzaklaşarak kendini özgürce ifade etmesine ortam hazırlamaktı.
Yazının devamı için tıklayın.
SPOLIN-IST in Hikayesi
Ege Maltepe
Spolin Doğaçlaması ile 2007’de tanıştım. New York’taki oyunculuk okuluna ,başladığımda korkulu rüyam doğaçlama derslerinde ‘Ne diyeceğim?’ di. Yazılı teksti ezberleyip oynamak bir nebze mümkün görünüyordu, ama doğaçlamak?!
Yazının devamı için tıklayın.
Onaylanma/Onaylanmama Kaygısı
Viola Spolin
”Oynamaya başlamanın ilk adımı bunu yapacak kişisel özgürlüğü hissetmektir. Oynamaya (deneyimlemeye) başlamadan bunu yapmak için kendimizi özgür hissetmeliyiz. Çevremizdeki dünyanın bir parçası olmak, ve bu dünyayı ona dokunarak, onu görerek, hissederek, tadarak ve koklayarak gerçek kılmak gereklidir. Aradığımız şey çevre ile direkt ilişki kurabilmektir. Çevre araştırılmalı, soruşturulmalı, kabul ya da reddedilmelidir. Bu deneyimlemeye bizi götüren kişisel özgürlük bize kişisel farkındalığının ve kendini ifadenin kapısını açar. Kendi kimliğimize ve kendimizi ifade etmeye duyduğumuz açlık hepimiz için temel olmakla beraber tiyatro deneyimi için de bir gereksinimdir.
…
Yazının geri kalanını okumak için tıklayın.
Sizi Direkt Deneyimden Alıkoyan 5 Etken*
Viola Spolin’in ‘Theater Games for the Lone Actor’ kitabından alınmış olan bu yazı, Ege Maltepe tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir.Spolin Tekniği bir tiyatro tekniği olmasının yanı sıra Viola Spolin’in önerdiği felsefe ile beraber eğitim felsefesini, davranış bilimlerini ve kişisel gelişim yöntemlerini etkilemiştir. Okumak için tıklayınız.
Spolin ile Açılan Kapılar
Ege Maltepe’den bir izlenim yazısı (2012)
Mayıs sonundan Haziran sonuna kadar iki tanesi İstanbul Tiyatro Festivali dahilinde olmak üzere, toplam 6 oyunculuk atölyesi yönettikten sonra New York’a dönerken aklımda bu çalışmaların katılanlar kadar benim için de ne kadar yoğun bir deneyim olduğu vardı. İstanbul’da dolu dolu geçen bu bir ay hakkında bir gözlem yazısı yazmak istediğimi kafama yazdım. Fakat uçağımız John F. Kennedy Havaalanı’na inip, New York’un boğucu yaz sıcağı ile karşılaşınca kafamdakiler uçuşmaya başlamıştı bile…
Yazının devamını okumak için tıklayın.
Spolin ve sisteme dair…
Ege Maltepe’nin Tiyatro Portal ile röportajı
”Spolin, bir sosyolog gibi ele alıyor meseleyi; eğitim teknikleri tiyatro teknikleri sezgiselleştirilirse, oyunculuk yetenekli öğrenciye de ortalama öğrenciye de öğretilir diyor. Ancak biz hala ‘onun yeteneği yok’ veya ‘ben yetenekli miyim acaba?’ algısını kırmaya çalışıyoruz”
Yazının devamı için tıklayın.
New York’tan Istanbul’a Spolin Tekniği
Ege Maltepe’nin Oyunculuk Dergisi’nin Eylül sayısındaki röportajını okumak için tıklayın.
Atölye – İzlenim
İzmir Sanatölye Varyant Eğitimi sonrası izlenimler – 2013
”Kendi adıma hem bireysel anlamda hem Yaratıcı Drama eğitmenliğim hem de Psikolojik Danışmanlığım açısından çok faydalı bir atölye oldu. (…) Zihin, beden ve ruh özgürlüğü… Bedenimizin sınırlarında dolaşırken algılarımızla dalga geçmek ve boşlukta olduğumuzda onunla oynayarak yeni bir surete büründürme becerisine sahip olduğumuzu görmek zevkli olduğu kadar düşündürten ve iç dinamikleri yerinden oynatan bir süreç yaşattı.” (Nevim Yakıt, Drama Eğitmeni)
”Doğaçlamadan çok korkan biriydim. Fakat Spolinde her dersin başındaki oyunlardan kaynaklı, çok büyük bir rahatlama oluyor. Ege hocanın ortamda otorite kurmaması çok önemli bir etken. Yanlış yaptım hoca bize kızacak düşüncesi yok. Oyunlardan bazılarını sınıfımda oynatıyorum, öğrenciler çok eğleniyorlar, beni de oyuna katıyorlar.” (Hamide Gülnar, Sınıf Öğretmeni)
Koroyu Yöneten Kız Çocuğu Üzerine
Ege Maltepe’nin blogundan çok tıklanan video üzerine bir yazı. Okumak için tıklayın (Yazı ingilizcedir.)
….what is creative expression, or creative experience? And how do we get there? Well, that is the question… Viola Spolin explains it through stepping into our intuition “My vision is a world of accessible intuition” she says and adds;
…
“Defne ve Korku”
Ege Maltepe’nin blogundan korkular üzerine
Istanbul’da iki aydan fazla vakit geçirmenin en keyifli yanı artık ne boğazda balık yemek ne de Spolin Atölyeleri (sözüm Spolincilerden dışarı:) )… Yeğenim Defne ile oynamak.
…
Korku ise çok ilginç bir duygu. Birçok tepkinin, birçok ilişkinin, birçok tercihin ana sebebi, korku. Birçoğumuzun eğitiminde ana araç korku. Büyük çerçevede gördüğünüzde korku üzerine devlet politikaları kuruluyor, Rusya’dan korkun, Japonya’dan korkun, şimdi de Ortadoğu’dan korkun politikası ile Amerika bütçesinin yüzde 40’ını askeriyeye ayırıp dünyayı yönetiyor. Toplumun çekirdeğinde ise, babandan korkmakla başlayan korku kültürü, öğretmeninden, doktordan, polisten, zamanla her türlü otoriteden korkmakla devam edip, daha sonra parasızlıktan, yalnızlıktan, başarısızlıktan korkmakla hayatta en belirleyici rolü ele geçirebiliyor.
Yazının devamı için tıklayın.
Yola Çıkmadan Önce Yazı
New York’ta Istanbul’a eğitim vermek için seyahat eden Ege Maltepe’nin blogundan oyunculuk hocası George Morrison hakkında bir blog yazısı, 2014.
George hemen hemen her derse yeni bir egzersizle gelirdi. Oyuncu hazırlanmasının öneminin altını çizerdi. Tek yaptığı şey de oyuncuyu hazırlamaktı. “Elinizde olan tek şey hazırlıktır. Çalışmanızı sahneye çıkmadan yaparsınız. Sahneye çıktıktan sonra tek yapacagınız o anda orada olmak, partnerinizle iletişim kurmak ve yaptığınız çalışmanın size etki etmesini umut etmektir.” derdi.
Yazının devamı için tıklayın.
Let’s play!
Ege Maltepe’nin blogundan New York’taki eğitimleri hakkında bir yazı.
Okumak için tıklayınız (Yazı İngilizcedir)
Viola Spolin, the grandmother of improvisation, touches us deep inside. She takes us to a place that’s so familiar to us that it is incredibly scary. Because it is scary to be your true self. But once you get there, you get addicted to it!
Spolin Atölyesi’nde Neler Oldu?
Selin Geçici’den bir izlenim yazısı (İzmir, 2013)
Atölyenin ilk günü Ege Maltepe ile tanıştık. Diğer herkeste aynı heyecanla atölyenin başlamasını bekliyordu. İtiraf etmem gerekirse ilk gün ya çok fazla beklenti içine girdiğimden ya da tam olarak ne olduğunu bilmediğimden biraz hayal kırıklıkları yaşadım. Tabi bu durum tamamen benim Spolin’i anlamaya çalışmak, onu bir kalıba sokmak, o anda orada aslında gerçekten de olmamamla alakalı şeyler idi.
Yazının devamı için tıklayın.