Tiyatro için Doğaçlama Kitapçılarda!

Sabırsızlıkla beklenen Viola Spolin’in çığır açan kitabı Tiyatro için Doğaçlama, Ege Maltepe’nin çevirisiyle şimdi tüm kitapçılarda!

“Doğaçlama tiyatrosu Chicago’da icat edildi ama bu kitapta şekil verilip en saf haline getirildi.” –Chicago Magazine1963 yılındaki ilk basımından itibaren Amerikan tiyatro, sinema ve eğitim dünyasına yön veren Tiyatro için Doğaçlama Ege Maltepe’nin çevirmenliğinde Türk sanat ve eğitim dünyasıyla buluşuyor. Maltepe, Spolin’in oğlu ünlü yönetmen Paul Sills’in New York’taki okulundan mezun olduğu ilk günden beri Spolin-ist adını verdiği organizasyonuyla bu tekniği Türkiye’de kullanıyor.

“Çok önemli bir yayıncılık olayı. Spolin’in ufuk açıcı bu kılavuz kitabı, hem öğretmenler hem de öğrenciler için bir esin kaynağı olmaya devam ediyor.” –Booklist

Ege Maltepe – Spolin Atölyesi İBBŞT Genç Günler 2022

Tiyatro için Doğaçlama, Viola Spolin’in hem çocuklar hem de profesyonel oyuncularla çalışmaları sırasında yarattığı 200’den fazla egzersizi ve oyun oynama merkezli doğaçlamanın kendine has felsefesini içeriyor. “Viola Spolin bir filozoftu” diyor bu tekniğin elçisi olan Maltepe ve ekliyor, “Oyunculuğa dair bildiğiniz bir çok egzersiz ve deyişin onun çalışmalarına dayandığını göreceksiniz. Oyun oynama merkezinde yarattığı tekniğini sadece oyuncu ve yönetmenler değil, eğitmenler ve ruh sağlığı alanında çalışanlar da kullanır.”

“Amerika’da Second City’den, Brechtvari kabarelerden ve Viola Spolin’in her okuyuşta yeniden ihya eden bu çalışmasından etkilenmemiş bir sahne sanatından söz edilemez.” –Los Angeles Times

Amerikan tiyatro, sinema ve televizyon dünyasının temel kaynak olarak gösterdiği kitap birçok farklı dile çevrilmiş. Brezilya’da ise temel eğitim sisteminin bir parçası. Alfa Yayınları’ndan basılan 512 sayfalık Tiyatro için Doğaçlama şimdi Türkiye’de.

“Bir klasik… derin ve kalıcı bir etkisi var.” –Variety

Alfa Kitap’tan satın almak için tıklayın.

Oyun bize iyi gelecek!

Salgının hepimizi evlerimize kapattığı ilk günden bu yana Oyun Okulu öğrencileri online buluşmalarla oyuna devam etti. Artık önceliğimiz Oyun Okulu müfredatını yürütmek değil, bu belirsizlikler ve dolayısıyla endişe ile dolu süreçte beraber olmak, hislerimizin bilincinde olmak, birbirimize destek olarak neşeyle ilerlemekti. Viola Spolin oyunları ve yönlendirmeleriyle bizim adeta terapistimiz oldu. Hepimiz hafifledik, güldük, eğlendik, rahatladık ve yeni beceriler geliştirdik. En önemlisi de sanatsal yaratıcılığa, oyun oynamaya ve beraber olmaya ne kadar ihtiyaç duyduğumuzu bu defa daha derinden anladık.

Birbirini gör, birbirini duy, takip edeni takip et!
Boşlukta bir yürüyüşe çık ve ayaklarını hisset!
Şimdi boşluğu dönüştür!

Doğaçlamanın temelinde yatan dönüşüm, bizler için farklı bir anlama büründü.  Bu süreçte eğitmen olarak Spolin’in doğaçlama metodunu farklı bir düzleme, yeni bir oyun alanına taşımış oldum. Şimdi havaların soğumaya başlamasıyla çocuklar ve gençler için online atölyelere başlıyoruz. Haftada bir, dünyanın dört bir yanından katılımcılarla beraberce farkındalık, yaratıcılık, tiyatro, duyular, dil-iletişim becerileri ve daha birçok konuda oyunlar oynayacağız. Spolin bize iyi gelecek. Oyuna siz de katılın!

— Ege Maltepe

Online atölyelerle ile ilgili ayrıntılı bilgi ve kayıt formu için tıklayın.

Spolin Oyun Okulu açılıyor ve FIRTINA geliyor!

Oyun Okulu’nda ikinci seneye geçen oyuncu ve eğitmenlerle çıktığımız Spolin’in metodu yolculuğumuz derinleşerek devam ediyor. Bu yıl bizi daha derinlikli oyunculuk problemleri, yönetmensiz tiyatro çalışmaları, eğitmenin eğitimi, Öykü Tiyatrosu ile tanışma ve daha bir çok Spolin doğaçlaması harikası bekliyor.

Açılacak yeni sınıf için kayıtlar devam ediyor! 
Spolin metoduyla oyunculuk çalışmak isteyen, yazarlık, yönetmenlik ve eğitmenlik becerilerini başka bir seviyeye taşımak isteyenlere açık olan iki yıllık Oyun Okulu Spolin tekniğini özümsemiş Türk oyuncu, sanatçı ve eğitmenler yetiştirmeyi amaçlıyor.
Oyuna siz de katılın!

Bilgi ve başvuru için tıklayın.

– Kontenjan dolmak üzeredir.


Spolin Metodu ile Paul Sills’in Öykü Tiyatrosu

Türkiye’de ilk kez sahnede!

Öykü Tiyatrosu, Spolin ve Sills hakkında;

Beethoven ve Shakespeare’li bir Çocuk Oyunu: FIRTINA

Geveze Piyanist Emir Gamsız ve Spolin-İst Öykü Tiyatrosu
Anlatan: Ceyda Düvenci
Öykü Tiyatrosu’na uyarlayan ve yöneten: Ege Maltepe
Spolin-İst Oyuncuları: Ceyda Düvenci, Ece Bozkaya, Ege Maltepe, Tankut Yıldız, Emin Maltepe, Can Güvenç, Emre Çataloluk, Nalan Deliormanlı
Müzisyenler: Günsu Özkarar (Viyola), Seçil Işıksoy (Keman), Jülide Alpergin (Çello)
Asistanlar: Emre Çataloluk, İpek Özkuyumcu, Özgür Demiralp, Günsu Özkarar

Okuma yazma bilen çocuklar, aileleri ve Klasik Müziğin dili ve Shakespeare ile tanışmak isteyen herkes için!

24 Kasım Pazar – ilk gösteri biletleri için tıklayın.

Provalardan görüntüler:

Tiyatronun Klasik Müzikle Buluşması:
Milliyet Gazetesindeki röportajımız için tıklayın.

2019 Oyun Ajandası!

Yeni yıl Oyun Okulu’nun 1. Kur ekibin ilk sertifikalarını almalarıyla başladı. Bizi kahkahalar, derin düşünceler ve değerli farkındalıklara ulaştıran 72 saatlik süreç sonunda hepimizin ortak hissi Viola Spolin’in hocası Neva Boyd’a katılmak oldu;

Oyun mutluluktur.

Oyun Okulu yolculuğunda ilk etabı sonlandıran ekipteki herkesi tebrik ediyoruz, ve Şubat ayını iple çekmeye başlıyoruz!

2019 bizim için dolu dolu bir yıl olacak.

İşte 2019 Oyun Ajandası:


6 Şubat’ta Oyun Okulu 1. Kur sınıfı açılıyor! 2020 sonuna kadar başka bir sınıf açılmayacak. Duyduk duymadık demeyin!

Ayrıntılı bilgi ve kayıt başvuru bu sayfada.


9 Şubat’tan itibaren her Cumartesi Çocuklar için Doğaçlama Tiyatro programı 7-10 yaş için başlıyor! Spolin doğaçlamasını oyunun uzmanları ile çalışacağımız bu program için çok ama çok heyecanlıyız.

Ayrıntılı bilgi ve kayıt başvuru bu sayfada.


Etkinlik alanımız BACH CAFE‘de her Pazar Geveze Piyanist ile müzik ve hayatı buluşturuyoruz. Felsefe Pazarı‘nda ise kafaları çalıştırıyoruz. Etkinliklere mutlaka göz atıp, rezervasyon yapın.

Ayrıntılı bilgi bu sayfada.


31 Ocak’ta Ege Maltepe‘nin yazıp yönettiği piyanist Emir Gamsız ile müzik ve tiyatroyu birleştiren ortak proje, SCHUBERT İLE KONUŞURKEN Türkiye prömiyeri yapıyor. Teatral konser formatındaki gösteri Şubat ve Mart aylarında Cumartesi akşamları Bach Cafe’de olacak.

Ayrıntılı bilgi bu sayfada.


Maltepe ve Gamsız’ın kurduğu düşünce ve kültür gazetesi Gazete Kültür yayında. Kültüre dair her alanda yazılar yayınlanacak olan bu online gazeteyi takibe alın.

Gazete Kültür burada! 


 

Etiketsiz Gör! Spolin ile Yaratıcı İfade’nin Kapılarını Aralamak

Gör ve görül! Bakmak yetmez, gör!
Şimdi, etiketsiz gör!

Spolin doğaçlaması derslerinde sıkça kullandığımız bu yönlendirmeler, yetişkinliğe adım atar atmaz çevremizi sarıp sarmalayan etiketler ve isimlerden adeta bir silkinişte kurtulmamızı amaçlıyor. Taocu felsefeden etkilenen Viola Spolin doğu felsefeleri “moda” olmadan evvel bu bakış açısını oyunculuk tekniğine özenle işlemesi ile diğer oyunculuk tekniklerinden ayrılarak adeta bir yaşam felsefesi önerir.

Tıpkı bir çocuğun dünyayı keşfetmesi gibi hayata, çevremizdeki nesneler ve insanlara etiket koymadan bakmak…
Bu taze bir görüş bize yaratıcı ifadenin kapısını açabilir mi?

 

Tiyatro Oyunları (Theater Games) adını verdiği egzersizleri ile Spolin bizi bilinmeyene doğru bir yolculuğa çıkarır, bildiğimizi sandığımız her şeyi yeni ve taze bir bakışla görerek hayattaki etiketleri sorgulamamızı sağlar.

Spolin-Ist Oyun Okulu Ege Maltepe’nin yönetiminde iki grupla 1. Kur eğitime başlıyor. Bilinmeyene yolculuğumuzda bize katılın. 

Onaylanma Kaygısını Bırak, Potansiyelini Keşfet!

Viola Spolin sahnedeki oyuncunun kendini özgür hissetmesi gerektiğine inandı. Geleneksel çocuk oyunları ve oyun oynama psikolojisine dayandırdığı metodu yaratıcı süreç içinde onaylanma kaygısından arınabilen oyuncular yetiştirdi. Spolin doğaçlaması kişinin onaylanma kaygısından uzaklaşarak potansiyelini bütünüyle kullanabilmesini ve deneyimleyerek öğrenmesini amaçlar.

Çok azımız kendimizle direkt bir iletişim kurabiliriz. Çevreyle basitçe ilişki kurmaya çalışırken aramıza kabul edilmiş otoriteden iyi yorumlar alma ihtiyacı girer. Ya onaylanmama korkusu duyarız ya da dışardan gelen yorumu sorgulamadan kabul ederiz. Onaylanma/Onaylanmama kaygısının emek ve sosyal pozisyonun ve hatta çoğu zaman sevginin de yerini alarak ana düzenleyici olduğu bir kültürde kişisel özgürlüklerimiz yok olur. – Viola Spolin 

Mike Nichols, Alan Alda, Rob Reiner, Elaine May ve Alan Arkin gibi ünlü isimler ve daha birçokları Spolin ile çalıştıktan sonra potansiyellerini özgürce keşfederek kariyerlerine aktörlük dışında yazarlık ve yönetmenliği de ekledi. Viola Spolin’in tekniği oyunculuğun yanı sıra, eğitim felsefesinden psikolojiye geniş bir alanı etkiledi.

 

Spolin’in kitabı kutsal kitap gibidir. – Rob Reiner (Improvisation for the Theater hakkında)


Doğaçlamanın annesi Viola Spolin’in metodunu Mike Nichols’ın öğrencisi Ege Maltepe ile derinlemesine inceleyip deneyimleyeceğimiz OYUN OKULU’na kayıtlar devam ediyor. Kafanızın içinden çıkıp kendinizi boşluğa bırakmaya hazır mısınız? 
Kayıt başvuru formu için tıklayın.


Oyun Okulu Başlıyor!

ege train spolin2007’de New York’ta başlayan yolculuğumuz bu sezon Istanbul’a demir atıyor. Uzun yıllardır dönem dönem açılan ve Türk katılımcıların büyük ilgiyle takip ettiği Spolin doğaçlama atölyeleri Ege Maltepe ve Emir Gamsızoğlu‘nun eve dönüşü ile şimdi 2 yıllık bir programa dönüşüyor.

Amerika’daki doğaçlama oyunculuk ve tiyatro geleneğinin annesi Viola Spolin’in tekniği 20. yüzyıl Amerikan tiyatro ve sinemasının yönünü değiştirdi. Eğitim felsefesinin derinliği ve çok boyutluluğu dolayısıyla tiyatro ve sinema dışında psikolojiden iletişime birçok alana etki eden bu metod dünyanın dört bir yanında her yaştan birey için yaratıcı ifadenin kapılarını araladı.

Spolin’in oğlu Paul Sills’in kurucularından olduğu New Actors Workshop’taki eğitimini daha sonra asistanlık, yönetmenlik ve yazarlıkla birleştiren Ege Maltepe’nin yönetimindeki Oyun Okulu Ekim 2018’de 1. kur eğitimi ile başlayacak. Her biri 3 aya yayılacak olan kurlarla Spolin tekniğini derinlemesine öğrenecek olan oyuncu/katılımcılar ilerleyen aşamalarda performans ve eğitmenlik deneyimi de kazanabilecekler.

Heyecanla beklenen Oyun Okulu için kayıtlar başladı, kontenjan sınırlı.

Ayrıntılı bilgi için tıklayın.

 

 

Yeni sezona geri sayım…

New York’ta önce öğrencilik, sonra da sanat işleri ile dolu dolu geçen 10 yılın sonunda, hayat ve iş ortağım Emir Gamsızoğlu ile hayatımızda yeni bir sayfa açıldı. 10 yıl New York’ta yaşadıktan sonra doğduğumuz şehre ve anadilimize geri dönme isteği ile adeta yanıp tutuşur olduk. 11. Yılın sonunda da Istanbul’a geri döndük. Bizi bu yanıp tutuşma haline getiren, daha evvel sahip olmadığımız bakış açısını son dönem işlerimizde irdeleyip farklı formlarda paylaşıyoruz. Ben bu konuyu daha dallandırıp budaklandırmadan kendi temel alanımdaki kısmına değineceğim.

Spolin-Ist’in yeni sezonuna dair Ege Maltepe’nin kendi bloğunda yazdığı Istanbul->New York->Istanbul başlıklı yazısını okumak için tıklayın.

ege train spolin

 

 

Happy, Playful, New Year! Mutlu, Oyunlu, Bir Yeni Yıl!

“Play means happiness!” wrote Viola Spolin’s teacher Neva Boyd in her paper The Theory of Play – We wish a very happy and playful new year!  Our classes in New York start on January 9th, sign up: wwwspolinist.eventbrite.com
“Oyun mutluluk demektir!” diye yazmış Viola Spolin’in hocası Neva Boyd Oyun Teorisi başlıklı araştırmasında. Biz de size çok MUTLU bir yeni yıl diliyoruz  2018’de Türkiye’deki eğitimlerimizde görüşmek üzere!

IMG_0340IMG_0342

Tiyatro ve Hayat için Doğaçlama Kılavuzu; Spolin Tekniği

Bu makale 2009’da Kathy Hendrickson ile düzenlenen ilk Spolin Atölyesi’ni takiben Ege Maltepe tarafından yazılmıştır.

Spolin Doğaçlama Tekniği’ni nasıl olur da bir yazıyla anlatabilirim diye düşünürken şu aralar çevirisiyle uğraştığım ve elime her alışımda bana yeni bir şey öğreten “Improvisation For The Theater”, “Tiyatro için Doğaçlama” isimli kitabın son basımındaki Viola Spolin’in oğlu Paul Sills’ in önsözünü tekrar okudum. İki sayfalık bu yazı bana bahsetmem gereken her şeyi hatırlattı. Bu yazıda bahsi geçen kitaptan, Viola Spolin’den ve oğlu Paul Sills’den yapacağım alıntılar bizim sokak lambalarımız olacaklar.

Deneyimle, deneyerek öğreniriz. Kimse kimseye bir şey öğretmez.

Viola Spolin

Hocası Neva Boyd ile çocuklar ve amatörlerle Yaratıcı Drama çalışmaları yapan Spolin, daha sonra oğlu Paul Sills’in kurduğu “The Compass” isimli grupta oyuncularla beraber çalışmalarını sürdürdü. Spolin’in temel hedefi oyuncunun kendini, kendi malzemesini keşfetmesini sağlamak ve böylelikle oyuncunun onu sınırlayan unsurlardan uzaklaşarak kendini özgürce ifade etmesine ortam hazırlamaktı.

1920’lerde geleneksel yöntemlerle eğitimin çocuğu edilgin bıraktığı görüldü ve çocuğun eğitimine “oyun” ve “drama” eklenerek, onların deneyimlerken öğrenmesine olanak sağlandı. Bu yolla merkez “bilgi” olmaktan çıkıp, “çocuk” ve çocuğun deneyimi haline geldi. Deneyimle edinilen bilginin daha kalıcı ve yararlı olduğu görüldü. Böylece Yaratıcı Drama yaygınlaştı.

“Eğer çevre izin verirse herkes öğrenmeyi seçtiği şeyi öğrenebilir ve eğer birey kendine izin verirse çevre ona öğretmesi gereken herşeyi öğretir. Yetenekli ya da yeteneksiz olmanın aslında bir hükmü yoktur.”

Spolin’e göre yetenek, bireyin deneyimleme kapasitesidir. Kişi deneyimlerken hem entelektüel hem fiziksel hem de sezgisel gücü devreye girer. Bu güçlerden sonuncusu olan “sezgi” öğrenmenin en önemli parçası olmakla beraber günümüz toplum düzeninde geri plana itilmiştir.

“Korktuğumuz şey bilinmeyen değil, bilmemek.”

Hayatta bazı acil durumlar ya da tehlike anlarında harekete geçer ve daha sonra “Nasıl olduğunu bilmiyorum ama o anda doğru olanı yaptım.”deriz. İşte “o an”larda bizi yönlendiren ve doğruyu bulduran güç sezgilerimizdir. Sıradan kişilerin böyle anlarda kendilerinden beklenmeyen çözümlerle ortaya çıkması ve anlık bir deha göstermeleri o anın içinde spontane olarak hareket etmeleri sebebiyledir. Bilinen ve alışılmış olanı bir kenara bırakıp bilinmeyene atlayabilmek ancak bu kendiliğinden tepkilerle olmaktadır. İşte Spolin oyunculukta bu anları kovalamak gerektiğine inanır. Bu anları kovalamak ve farkındalık yaratmak.

Viola Spolin çocuklarla çalışırken

Röportajlarından birinde, oyuncuların çalışmalardan sonra sıkça şu soruyla karşısına geldiklerini söyler, “Evet, doğaçlama yaptık ve bir anlık böyle bir oyun çıktı ortaya. Peki, ben bundan nasıl emin olabilirim, bunu tekrarlamam gerekirse nasıl yapabilirim, bunun kesinliği nerede?” Spolin’e göre bir oyuncunun ihtiyacı olan kesinlik, mantığın yarattığı neden-sonuç bağlantısında değil, sezgilerinin farkındalığında yatar. Eğer bir oyuncu kendini o anda harekete geçiren gücün farkındaysa, bu farkındalık ona yeterli olacaktır.

Batı kültüründe sosyal hayatta her şeyi neden-sonuç ilişkisi ile analiz ederek biliyor ya da bildiğimizi düşünüp kendimizi güvende ve emin hissediyoruz. Çevremizde olan bitenleri bilmek, yarın bizi bekleyenlerden emin olmak, kendimizi güvence altına almak istiyoruz ve hayatımızı mantığa uygun bir şekilde yönlendirerek, kontrol etmek istiyoruz. Bu düzen içinde sezgisel bilginin yeri giderek azalıyor, önemini yitiriyor.

Spolin’e göre oyuncunun ihtiyacı olan bilgi ve dolayısıyla gelen kesinlik, kendi deneyiminin farkındalığında yatar. Oyuncu bilinmeyenin içinde kendini rahat ve özgür bırakabilmeli ve sezgilerinin onu yönlendirmesine açık olmalıdır. Bilgi kendiliğinden gelecektir. Fakat oyuncunun sezgileriyle hareket edebilmesi için gerekli ortam kolay kolay oluşmaz. Sezgiler ancak spontane yani kendiliğinden oluşan tepkilerle ortaya çıkar. Bu kendiliğinden oluş, oyuncuyu kendini kuşatan ve sürekli değişen dünyanın bir parçası yapar. Böylelikle oyuncu daha evvelden belirlenmiş bir hareket çizgisi izleyen “aktör” olmaktan, her an canlı bir şekilde “oyunu oynayan” kişiye dönüşür.

Enerjinin kaynağı kafa değil, X-Bölgesi’dir

Sezgiler biz daha ne yapmamız gerektiğini düşünmeden, düşünmeye vakit kalmadan ortaya çıkarlar. Tıpkı çocukken oynadığımız oyunlarda verdiğimiz tepkiler gibi. Oyun oynarken durup düşünmeye vaktimiz yoktur, oyunun kuralları ve amacı belirlendikten sonra o amaca ulaşmak için harekete geçeriz. O sırada ihtiyacımız olan enerji aslında kafamızın içinde kurduğumuz planda değil bedenimizin çevresinde olan biteni idrak ederek kendiliğinden harekete geçmesindedir.

“Mantık yerine bedeni koyuyorum, çünkü beden mantığı da içerir.”

Basketbol oynarken en büyük işi akıl değil, beden, daha doğrusu bedenin aklı yapar. Sıra bize geldiğinde doğru ya da yanlış düşünmeden harekete geçeriz. İşte Spolin bizi harekete geçiren bu enerjiye X-Bölgesi adını koymuştur. X-Bölgesi çok fazla kullanılmaktan anlamını kaybeden ya da daha başka birçok anlamlar içeren “sezgi”nin de yerine geçer. Bu; mantığın, belleğin, zekanın üstünde, açıklanması güç ve ismi tam olarak konamayan bir algı düzeyi, ruh halidir. Spolin oyunları da oyuncuyu X-Bölgesi’ne taşımayı amaçlar. Spolin Oyunları’yla, çocukken bir oyun parkında oynarkenki ruh haline ve bedensel özgürlüğüne geri dönen oyuncunun odağı “oyunculuk” yapmaktan, “oyun” oynamaya dönüşür.

Onaylanma/Onaylanmama kaygısı seni deneyimlemekten alıkoyar

OYUN GÜNÜ, 2012

Oyun oynamak için atılacak ilk adım kişinin kendini özgür hissetmesidir. Kendimizi özgür hissetmediğimiz sürece deneyime atılamayız. Deneyim ise bize kendimizi ifade etmenin, dolayısıyla kimliğimizi sorgulamanın ve ortaya koymanın kapısını açacaktır. Onaylanma kaygısıyla bizi büyüten toplum kişinin çevresiyle direkt ve dolaysız ilişki kurup özgürce değerlendirme yapmasına da olanak tanımaz.

Küçükken anne sevgisini kazanmak, büyüyünce öğretmenlerden geçer not almaya daha da büyüyünce işverenin onayını almaya dönüşür. Toplumun düzeni onay verme – vermeme mekanizması üzerine kurulmuştur. “İyi-kötü”, “doğru-yanlış”, “güzel-çirkin” ve benzeri etiketler biz farkında olmadan hayatımıza girer ve yine biz farkında olmadan seçimlerimizde bize etki ederler. Kişinin tüm bunları bir kenara bırakıp, onay alma kaygısından uzaklaşarak hareket edebilmesi onun gerçek özgürlüğüne kavuşmasıdır. Toplumda çok az kişi bu şansa erişebilir.

Bir oyuncu için onay bazen alkış bazen kahkaha bazen de hocasının, yönetmenin ya da partnerlerinin desteğidir. Oyuncuların çoğunluğunun hem dostu hem de düşmanı olan “iyi olma” çabası yine onay alma dürtüsünden gelir. Spolin oyunları oyuncuya, oyunun kuralı ve amacı dahilinde sorumluluk alacağı, seçim yapacağı ve uyum sağlayacağı, kısacası kendini her şekilde ifade edeceği ortamı hazırlar. Bu süreçte “hoca / lider”in üzerine büyük sorumluluk düşmektedir. Yargılardan uzak bir çalışma ortamı kurmak onun en önemli görevidir. “Bir sorunun çözülmesinin doğru ya da yanlış yolu yoktur” der Spolin. Tek yol deneyimlemektir. Oyunculuk hocası yılların verdiği deneyimiyle 100 değişik çözüm üretebilirse, öğrenci 101. ile ortaya çıkabilir. Bu duruma sanat eğitiminde sıklıkla rastlanır.

Odaklanmak çelişkiyi, duraksamayı, “yapmalı mıyım” “yapmamalı mıyım”ı yok eder. Bütün mesele, kafamızdan çıkabilmekte.

Spolin-ist, Spolin Doğaçlamasını Türkiye’de yaygınlaştırmayı amacıyla atölye çalışmaları düzenliyor. İlkini Temmuz 2009’da, Paul Sills’in kurucularından olduğu New Actors Workshop’daki doğaçlama hocam Kathy Hendrickson ile düzenlediğimiz Spolin Atölyesi, bir çok oyuncu tarafından “kutsal kitap” olarak adlandırılan “Improvisation For The Theater”, “Tiyatro için Doğaçlama” nın üçüncü kısmının tamamını dördüncü kısmın da bir bölümünü içerdi.

“Isınma” olarak adlandırılan üçüncü bölüm, “Odaklanmış Enerji” kavramıyla başlar. Spolin her şeyin en başında oyuncuya enerjisini odaklaması gerektiğini öğretir. Her oyun -egzersiz ya da çalışmada spesifik bir konuya, başka bir deyişle “oyunculuk meselesi”ne değinilecektir. Oyuncuya düşen tek görev enerjisini yaptığı işe yoğunlaştırmasıdır. Spolin’e göre odaklanan enerji oyuncunun harekete geçmeden evvelki tereddütlerini ortadan kaldırmasında ilk adımdır. Bahsettiğimiz “odak” ın kaynağı kafamızda değil, daha önce bahsettiğimiz X-Bölgesi’ndedir. Oyun ya da egzersiz içinde çözmeye çalıştığı probleme odaklanan oyuncu yaptığının doğru ya da yanlış olduğunu düşünmeden, hareketlerinin güzel ya da çirkin göründüğüne aldırmadan sadece işini yapacaktır.

Beş ana duyunun farkındalığı oyuncunun temel çalışmaları arasındadır. Grup halindeki çalışmalardan önce Spolin oyuncuya Görme, Duyma, Dokunma, Koklama ve Tatmanın hayatın temelini oluşturduğunu hatırlatır. Duyu farkındalığı üzerine yapılan egzersizler aynı zamanda oyuncuya bu duyuların erişilebilirliğinin önemini anlatır. Oyuncu odağını yönelttiğinde aslında gerçek olmayan nesneleri algılayabilecek kapasiteye sahiptir ve her oyuncunun kendine ait yöntemler geliştirerek bu duyulara ulaşması tiyatro için gerekliliktir. Aslında kartondan yapılmış dekor parçaları arasında kendini bir sarayda hissetmeye ya da seyirci boşluğuna bakıp orada bir göl görmeye çalışması oyuncunun sıkça karşısına çıkan meselelerden biridir.

Takip edeni takip et!

Oyuncunun bireysel olarak deneyimlediği Duyu Çalışmalarının ardından partnerle birebir iletişime geçeceği Ayna Çalışmaları gelir. Alışılagelen Ayna egzersizlerini, “Takip edeni Takip Et” kavramı izler. Sürekli hareket halinde olan çiftler, aralarında bir lider olmadan birbirlerini takip ederler. Zamanla “lider”, sürekli değişen, daha doğru deyişle, dönüşen “devinim” haline gelir. Çiftlerin düşünme ya da seçim yapma zamanı yoktur, devinimin ve aralarındaki gizli enerjinin onlara liderlik etmesinden başka seçenekleri kalmamıştır. Spolin’in üzerinde durduğu 3 olgu; Hareket, Etkileşim ve Dönüşüm, oyuncuların birbirleriyle direkt iletişim kurmalarını sağlar.

Boşluk objeleri çoğu zaman bilinmeyenin ve iç dünyamızın görünür dünyaya vuran izdüşümüdür.

Spolin “Boşluk” kavramı; boşluk objeleri, boşluğun esası üzerinde durur. Boşluk, bize bilinmeyenin bir hediyesidir. Bizi kuşatır ve eğer onun desteğine kendimizi bırakırsak sonsuza kadar yanımızda durur. Boşlukla uğraşma, oyuncuyu farklı bir algı boyutuna götürür. Bilinmeyenin varlığına inanmak, ona güvenmek, onu şekillendirmek Spolin’e göre kendi iç dünyamıza da açılan bir kapıdır. İhtiyacımız olan her şey boşlukta mevcuttur ve bizim onu keşfetmemizi bekler. “Tek yapmanız gereken görünmeyene saygı duymak.”, Paul Sills’in öğrencileri tarafından sıkça tekrarlanan sözlerindendir. Oyuncu görünmeyene saygı duydukça onu görünür kılmak onun elinde olacaktır. Bunu başarabilen sanatçı ihtiyaç duyduğu üretken oyun alanını yaratmış olur.

Aktörlük mü yapıyorlar? Oynamalarını sağla.

Spolin’in grubun lideri ya da yönetmene en temel önerilerinden biri budur. Doğaçlamanın alışılagelen anlamda oyunculuk sayılıp sayılmadığı hala tartışılmakta, bazıları Spolin Tekniği’nin aktörlük sanatında bir devrim yarattığı görüşünde. Bizi en gerilere, çocukluğumuza, iç dünyamıza götüren ve her şeyi olabildiğince basite indirgeyen bu devrim şüphesiz ki bir deha ürünü. Ebelemece oyunlarıyla başlayıp bütün oyunculuk tekniklerinin konularını kapsayan Spolin Tekniği, oyuncunun “numaralarla dolu çantasına” atıp gerektiği zaman çıkarıp kullanabileceği seçeneklerden biri.  Tekniği öğrenmek için yapılması gereken tek şey ise, oynamak, oynamak ve oynamak.

Oyun Okulu – Performans